Çok uzun zaman geçmiş bu fikirle bir blog açalı ama hiç girmemişim. Mottomuzu tekrar ederek ilk incelememi yazayım: "Bir otelin kalitesini anlamanın en hızlı yolu şampuan şişeleridir".
Geçtiğimiz hafta konaklama fırsatım olan Susesi'nin şampuan şişelerinin muazzamlığından, odanın ferahlığını ve etrafın güzelliğini bir nebze çıkarmak mümkün, öyle değil mi? "İsmiyle müsemma" derler herhalde, her yerinde su yatakları var Venedik gibi. Çin lokantası, çin evleri şeklinde (saat 16'ya kadar rezervasyon yapmak gerekiyor faydalanmak için) su üstünde yine. İsviçre'de gördüğüm su üstü, sadece insanların yürüyebileceği kadar dar uzun bir köprüsü de var su üzerinde. Gerçekten öyle mi bilmiyorum ama sanki yüzerek otelin her yerine ulaşabilirsiniz.
Girişi ise bir otogarı andırıyor, bu yüzden ilk geldiğimizde kötü bir otel olmasından korktuk. Neyseki yanılmışız.
Geniş ferah güzel odalarının balkonundan bazı odalar deniz, bazı odalar kendi su yollarını görüyor. Ama ikisi de güzel emin olun.
Mutfağı muazzam. Her öğün farklı ve güzel bir mönü çıkıyor. Herkesin uzanıp alabildiği açık büfe yerine hep sıra olan yerlerden birşeyler tadarsanız özel spesyalleri kaçırmazsınız.
Hamamdaki Taylandlı kızcağız Mai'nin masajından faydalanmadan gitmek olmaz. Bunun dışında iki kapalı havuzunun biri "kapalı"ydı :)
Ocak ayı değil de yaza doğru tatil amaçlı gelmek lazım.
Girişi ise bir otogarı andırıyor, bu yüzden ilk geldiğimizde kötü bir otel olmasından korktuk. Neyseki yanılmışız.
Geniş ferah güzel odalarının balkonundan bazı odalar deniz, bazı odalar kendi su yollarını görüyor. Ama ikisi de güzel emin olun.
Mutfağı muazzam. Her öğün farklı ve güzel bir mönü çıkıyor. Herkesin uzanıp alabildiği açık büfe yerine hep sıra olan yerlerden birşeyler tadarsanız özel spesyalleri kaçırmazsınız.
Hamamdaki Taylandlı kızcağız Mai'nin masajından faydalanmadan gitmek olmaz. Bunun dışında iki kapalı havuzunun biri "kapalı"ydı :)
Ocak ayı değil de yaza doğru tatil amaçlı gelmek lazım.
